Zerrin Tekindor’un tek kişilik oyunundan sonra Uğur Yücel’in Neyzen Tevfik’in hayatını canlandırdığı Hiç oyununu Zorlu PSM’de izleme fırsatı buldum.
Uğraş Güneş’in yazdığı ve Can Yücel’in yönettiği ‘Neyzen Tevfik Hiç’ oyunu başından sonuna kadar insanı oyunun içine çekiyor. Tek kişilik dev bir kadro olarak sahneye çıkıp uzun bir süre boyunca seyircinin sıkılmadan seyretmesini sağlamak kolay bir şey olmasa gerek diye düşünürken kendimi buldum.
Büyük bir neyzen, şair, hiciv ustası olması ile birlikte yaşamındaki detayları etrafında olup bitenlere karşı kendine has yaklaşımı ve üslubuyla, edebiyat çevrelerinde çok konuşulan, pek çok rivayete konu olan Neyzen Tevfik’ın yaşamı Uğur Yücel’in usta oyunculuğu ile birleşince, ‘Neyzen Tevfik Hiç’ merakları cezbeden bir oyun olarak karşımıza çıkıyor. Oyunda Neyzen Tevfik’in Bodrum’dan İstanbul’a medreseden mevlevihaneye, akıl hastanesinden Mısır’a uzanan yaşamına odaklanıyor. Uğur Yücel oyun boyunca bir yarımkürenin üzerinde sandalyede oturarak yer yer o küreden iniyor ya da o küreyi adımlayarak oyununu sahneye koyuyor. Oyun sırasında kimi zaman eline neyini alıyor kimi zaman da rakı şişesini alarak performansını tamamlıyor. Uğur Yücel yaşamı ve fikirleriyle hem bu dünyanın içinde hem de uzağında olan Neyzen Tevfik’in hayatını otobiyografik bir anlatımla sahneliyor. Arka fonda gelen derin bir ney sesinin insanı etkilediğini söyleyebilirim. Neyzen Tevfik’in yaşamına, müzikle ilişkisine, felsefesine, şiirlerine, aşklarına ve baş kaldırışlarına ve tabii ki rakı ile derin muhabbetine yer veren oyun 6 Mart Maximum UNIQ Box’da, 15 Mart’ta MEB Şura Salonu- Ankara’da, 21 Mart’ta Caddebostan Kültür Merkezi Büyük Salonda,27 Mart’ta Maxımum Unıq Box’da oyun sahneye koyulacak.